Boyun Ağrılarının Çoğu Boyun Fıtığı Değil – Hürriyet

İnsanların yaklaşık yüzde 10’unun hayatları boyunca belirli dönemlerde boyun ağrısı çektiğini belirten Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Şeref Öztürk, boyun ağrısı çeken insanların çok azının gerçekten boyun fıtığı olduğunu açıkladı.

Dr. Öztürk, boyunda 7 adet omurga kemiği olduğunu belirtti ve omurga yapısını şöyle anlattı:

"Omurga kemiklerinin arasında disk dediğimiz kıkırdak yapılar bulunur. Disklerin iç kısımlarında yumuşak doku yer alır. Bu yumuşak dokunun daha sert olan kısmını aşarak taşmasına boyun fıtığı denir. Dışarı taşan fıtıklaşma buradaki sinirleri sıkıştırır ve boyun fıtığının şikayetlerini meydana getirir."

GÖĞSE VE SIRTA YAYILAN AĞRI BELİRTİ OLABİLİR

Boyun fıtığı belirtileri hakkında bilgi veren Dr. Öztürk bu belirtileri şöyle sıraladı:

- Boyun ağrısı, ensede ağrı, kas spazmı, boyun hareketlerinde kısıtlılık
- Enseden kol veya kollara bazen art kafaya, göğse ve sırta yayılabilen ağrı
- Kollar veya ellerde uyuşma hissi
- Baş dönmesi, kulak çınlaması, gözlerde sinek uçuşması, bulantı, konsantrasyon bozukluğu gibi semptomlar
- Kol veya ellerde kas gücü azalması (elinden sık sık bir şeyleri düşürme, kavrama güçlüğü)
- Ağrı özellikle gece uykuda aşırı derecede artar
- Omuz, sırt ve göğüs ağrısı

Boyun fıtığı boyundan ayaklara kadar giden tüm sinirleri etkilediğini açıklayan Dr. Öztürk, şikayetleri özellikle kolları içine alsa da ilerlemiş olgularda boyundan aşağısının felç kalmasına bile sebebiyet verebileceğini belirtti ve nedenlerini şöyle açıkladı:

"Boyun fıtığının oluşmasında aşırı yüklenme ve hareketsiz yaşam en ön plandadır. Özellikle masa başı çalışanlarda ve bilgisayarla saatlerce uğraşanlarda boyun fıtığı çok sık görülür. Teknolojinin ilerlemesiyle boyun fıtığı görülme sayısının artması arasında doğru orantı vardır. Boynun sürekli aynı pozisyonda ve yanlış bir şekilde kalması (televizyon izlerken, masa başında çalışırken, bilgisayarla uğraşırken) boyunda sorunlara yol açabilir."

- Aşırı yüklenme
- Yanlış pozisyonda uzun süre kalma
- Hareketsiz yaşam
- Stres
- Genetik faktörler

HASTALARIN YÜZDE 95'İ AMELİYATSIZ TEDAVİ EDİLİR

Boyun fıtığının ameliyatlı ve ameliyatsız tedavi seçenekleri olduğunu belirten Dr. Öztürk, bu seçenekleri şöyle anlattı:

"Boyun fıtığı şikayetleriyle hekime başvurulduğunda hekim hastanın hikayesini dinleyerek ve onu muayene ederek büyük oranda teşhisi koyar. Ancak kesin tanı için boyun MR’ı gerekebilir. Bazı durumlarda EMG’ye (sinir ölçümü testi) de başvurmak gerekebilir. MR’da çıkan sonuçlar ve hastanın şikayetleri değerlendirilerek ameliyatsız fıtık tedavisi ya da cerrahi tedavi kararı alınır. Boyun fıtıklarında da bel fıtıklarında olduğu gibi, hastaların yüzde 95’i ameliyatsız yöntemlerle tedavi edilebilir.  Eğer boyun fıtığı ileri seviyelere ulaşmamışsa ameliyatsız tedavi yöntemlerine başvurulabilir. Bunlar ilaç tedavisi ve fizik tedavidir.  Boyun fıtığı ameliyatlarında da bel fıtıklarında olduğu gibi mikrocerrahi teknik kullanılır. Hem küçük kesi açılması hem de işin içine mikroskobun girmesiyle ameliyat anında ve sonraki süreçte konfor sağlar. Boyun fıtığı ameliyatı genellikle boynun ön tarafından yapılır. Omurların arasındaki bozulan kıkırdak yapı tamamen alınarak bu bölgeye özel hareketli protez veya kafes (cage)yerleştirilir. Tamamen insan vücuduna uyumlu olan bu özel protez veya kafesler ömür boyu orada kalır ve hiçbir şekilde rahatsızlık vermez. Ameliyatın ertesi günü hastamızı sağlıklı bir şekilde yürüyerek taburcu ediyoruz.2-3 haftalık bir istirahatten sonra normal yaşamına hastalarımız dönebilmektedirler. Bu süre daha kısa tutulabilirse de ilerisi için ameliyat sonrası iyileşme dönemi çok önemli olduğundan minimum 2-3 hafta istirahat önemlidir."

Kaynak: Hürriyet